Aya İrini Kilisesi’ne Gittiniz mi ?

İyi hafta sonlar arkadaşlar bugün sizlere en büyük bizans kilisesi hakkında bilgi vereceğiz. Eski kaynaklara göre, burada bulunan Roma döneminden kalma Artemis, Afrodit ve Apollon mabetlerinin kalıntılarından yararlanılarak, 4. yy’ın başlarında I. Constantinus (324-337) zamanında yapıldı. Ayasofya‘yla aynı avlu duvarı içinde bulunan Aya İrini, 532’deki Nika Ayaklanması sırasında yanındaki Sempson Zenon’la birlikte yanmıştır.
Anlatılanlara göre İmparator Jüstinianos Ayasofya‘nın yanı sıra Aya İrini‘yi de yeniden yaptırmıştır. 532’de yapımına başlanmışsa da bitiş tarihi kesin olarak bilinmemektedir. 8. ve 9. yüzyıllarda yaşanan şiddetli depremler binada önemli hasarlara neden olmuştur. Bizanslıların patrikhane şapeli diye niteledikleri Aya İrini, İstanbul’un fethinden sonra Topkapı Sarayı’nı çevreleyen Sur-ı Sultani içersinde kalmış, bu yüzden camiye çevrilmediği için önemli bir mimari değişiklik olmamıştır. Önce iç cephane, sonra da Harbiye Nezareti’nin silah ambarı olarak kullanılmıştır.1869 yılında Aya Irini, Müze-i Hümayun (Imparatorluk Müzesi) adını almıştır. Zamanla, sergi mekânlarının yetersiz kalması nedeniyle buradaki eserler 1875 yılında Çinili Köşk’e taşınmıştır. 1908 tarihinden itibaren Aya Irini Askeri Müze olarak kullanılmıştır. Daha sonra bir süre boş kalan yapı onarılmış ve Ayasofya Müzesi Müdürlüğü’ne bağlı bir birim haline getirilmiştir.